13 Şubat 2024 Salı

Niçin Felsefe Yaparız? // Jean François Lyotard

Felsefe yapmak arzu­nun hareketine açıkça boyun eğmek, onda kap­sanmaktır ve aynı zamanda hareketin akışından çıkmaksızın onu anlamaya çalışmaktır.

Arzu mevcudiyet ile yokluğu birbirine karıştırmaksızın bir arada tutan güçtür sadece. Felsefe yapmak bilgeliği arzulamak değildir, arzuyu arzulamaktır.
Burada şunu anlamalıyız ki, düşünmek zaten konuşmaktır. Düşündüğümüz şeyin adını koyamıyorsak düşünmüyoruz demektir. Adını koyduğumuz şeyleri bir araya getiremiyorsak yine düşünmüyoruz demektir.
Bir türlü ete kemiğe büründüremediğimiz sadece bir kadın değil, aynı zamanda çözülmekte olan bir toplum, çağın tanınmaz hale getirdiği diğerleri ve ilk önce anlarını saçıp bir daha bir araya getiremeyen bir zaman.
Öyleyse kaçınamayacağımız şu güdüden ötürü felsefe yapacağız: ‘Eksikliğin mevcudiyetine sözle tanıklık etmek.’
Felsefi söz inancın sözü değildir, bilimin sözü de değildir. Doğrudan doğruya simgeselliğin içinde, her şeyin işaret olduğu metafor mantığı içinde değildir felsefi söz; ama anlamın tamamen kendisine bağlı olduğunu ve laboratuvardaki bilgin gibi neredeyse hem soruları sorup hem cevapları verdiğini de kabul etmez.
Öğretim kuyumcu sergisinden baş­ka bir şey değildir, hayranlık vericidir gerçi, ama kazancı yoktur.
"Niçin" soruşturulan şeyin yok oluşunu kendinde taşır.
Niçin Felsefe Yaparız?
Jean François Lyotard

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

İnsanın Anlam Arayışı // Viktor E. Frankl

Bir keresinde, geleceğe inancın yitirilişiyle bu tehlikeli pes ediş arasındaki yakın ilişkiye dair dramatik bir olaya tanık oldum. Oldukça ü...