Sinek İkili (Güzel İkili)
Kıyıda ıssız bir eve davet etseydin,
kıvrılıp giden dalgın bir yolda tutsaydın elimi,
hafızası güçlü bir ağacın gövdesine kazısaydın başharflerimizi,
sularının derinine inebilmek için girdabına kapılsaydım,
dalından kiraz, karınca armudu (iyice olgunlaşmışsa bir yüzü hafiften kızaran, sevinç gibi sarı bir meyve), mora (böğürtlen), hanefta (dağ çileği) toplayıp getirseydim,
bir karaçam ormanında aynı havayı soluyor olsaydık,
beraber ıhlamur içseydik,
ruhlarımızı ötede bir yerde de buluşturan aynı şarkıları sevseydik,
kelebekler doğanın sözcüsüdür sanki: doğada herşey birer mucize değil mi, ne de güzel isimler takmışlar kelebeklere, mesela bir türün adı su perisi.. aşk ise her merhalesinin ayrı mucizevi etkileri olabilen bir sihirdir.. bir tenden diğerine uçan, bir gözden diğerine değen anlam.. seven iki kalp bir ışık tanesine döner ve tek bir tane iki delikten birden geçer.. aşk: insanboyunda mutluluklar cenneti..
şafağı yakıştırdım sana, kuşlar cıvıldayarak kutluyorlar sevilenin varlığını seven için.. kulağıma ninni olarak okunan aşk kafidir aşka masalının son cümlesi: bir damla bir damla daha iki damla etmez, daha büyük bir damla eder..
ah keşke, rüzgar hafızanın en asil unsurunu, kokunu taşısaydı
ve ateş böceklerinin şölenini izleyebilseydik seninle,
öpücükten insan yapmak bir vaftiz törenidir aynı zamanda..
gökyüzünün bir rüya alemi gibi kocaman olduğu bir köyde mesela,
ne çok şey anımsardık kimbilir..
yatay olarak sınırlı dikey olarak sınırsız olan yaşama dair..
bu herhalde meleklerin başının üstündeki hare gibi,
güneş gibi, dünya gibi, ay gibi,
sonsuz değil sınırsız bir dairedir..
ke
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder